The Fool-Abdal-Budala
Tarotun sırlı dünyasına yolculuk, sıfır numaralı kart olan Abdal ile başlar. Abdal kartı, tasavvuf geleneğimizdeki, Hak uğruna yollara dökülmüş dervişi; halk edebiyatımızdan ise Keloğlanı hatırlatır. Hakikati arayan Abdal, tehlikelerle dolu bir yolculuğa çıkmıştır. Riske atılmasını sağlayan ise saf ve cesur yüreğidir.
Abdal, bedel ödeyen, bedel ödeyebilen kişidir. Ödediği ilk bedel ise evinin ve toplumun sağladığı güvenlikten vazgeçmektir; bilinmeze yapılan her yolculuk, tanıdık limanları geride bırakmayı gerektirir. O, "bedeller" ödeyecek; ödediği bedeller sayesinde değişerek "tebdil edecek", yani yolun sonunda kemale erip daha olgun biri olacaktır. O, sıradan insanın göze alamayacağı hakikat yoluna giren kamil kişidir. Maalesef, sadece maddi çıkarını düşünen köylü kurnazları, yüreğinin hakikatine uygun yaşayan bu benzersiz kişiye, "aptal" adını yakıştırmış; abdal sözcüğünü, zamanla aptala dönüştürmüştür.
Tarottaki Abdal, sadece dervişlerin veya padişah kızını arayan Keloğlanların değil; risk alan girişimcilerin, standart kalıpların dışında düşünebilen deli-dahilerin, yenilikçilerin, korkusuz öncü ve liderlerin, yangına atlayıp çocukları kurtaran kahramanların, kısaca cesaret edebilen herkesin kartıdır. Aslında hepimiz, yeni bir şey öğrenmeye başladığımızda, yeni bir işe girdiğimizde veya birine aşık olduğumuzda birer abdal oluruz; en başta hiçbir şey bilmesek de bilmeye cesaret eder, ödediğimiz bedeller ve harcadığımız çaba sonucu değişerek olgunlaşırız. Abdal, hem yolun başındaki hem de yolun sonundaki halimizdir (Yolun sonunda çember tamamlanır, yeni bir kişi olarak sıfır noktasına geri döneriz).
Yolun sonunda ulaşacağımız ödül ya da cezanın büyüklüğü ise göze aldığımız risk kadardır. Şunu da belirtmek gerekir ki Abdal kartı, sonuç hakkında hiçbir şey söylemez. Rider Waite destesinde, kahramanı yolda bekleyen tehlikeler, "uçurum"la resmedilmiştir. Bu yolculuğun hiçbir garantisi yoktur, en sonunda "aptal" durumuna da düşebilirsiniz, bir hazinenin üzerine de...Uçurumdan atlayıp atlamama kararı ise size, arzunuzun yoğunluğuna ve cesaretinize kalmış...Abdal'ın tavsiyesi, ne olursa olsun kalbinizin sesini ya da sessizliğini dinlemenizdir; o, size doğru yolu gösterecektir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder